Şifalı bitkilere onay verildi!



Halk arasında bazı hastalıklara iyi geldiğine inanılan defne, adaçayı, sığır kuyruğu gibi doğal ürünlerin faydaları, bilimsel çalışmayla kanıtlandı.

Mustafa Kemal Üniversitesi (MKÜ) Fen Edebiyat Fakültesi Biyoloji Bölümü Moleküler Biyoloji Anabilim Dalı Başkanı Prof. Dr. Mahmut Çalışkan, yaptığı açıklamada, kentte yoğun olarak yetişen bitkilerin faydaları üzerinde inceleme yaptıklarını söyledi.

"Bitkilerde antibakteriyel etkiler var mı?" projesi kapsamındaki çalışmayla, bölgede yetişen defne, adaçayı ve sığır kuyruğunu 2 yıl süresince topladıklarını ve güneş görmeyen bir ortamda kuruttuktan sonra yağlarını aldıklarını ifade eden Çalışkan, şöyle devam etti: "Bitkilerden elde ettiğimiz yağları, bakteri ortamına aktardık ve bu şekilde beklettik. Daha sonra bu yağın bakterinin gelişimini durdurup durdurmadığını, antibakteriyel etkilerinin olup olmadığını araştırdık.

Yaptığımız çalışmayla yıllarca ninelerimizin şifa niyetine soğuk algınlığı, öksürük balgam söktürücü olarak kaynatıp içtiği sığır kuyruğunun; mideyi rahatlattığı ve idrar söktürücü özelliği olduğuna inanılan adaçayının; kozmetik sanayisinde yoğun olarak kullanılan ve ağrılara iyi geldiği belirlenen defnenin, antibakteriyel özelliklerinin bulunduğu ve yararlı olduğu sonucuna ulaştık.

" Çalışkan, hastalıklara iyi geldiğine inanılan diğer doğal ürünler
üzerinde de araştırmalarının devam edeceğini sözlerine ekledi.

Kışın kilo vermenin püf noktaları..



Kış aylarında vücut biraz rehavet dönemine girer. Yazın yoğun ve canlı temposunun aksine daha az gezeriz ve daha az hareket ederiz.

Buna soğuk havalar nedeniyle kapalı mekanlardan çıkmamak ve hareketsizlik de eklenince kış, beraberinde fazla kiloları da getirmiş olur. İşte bu nedenle kış aylarında vücut yağlanmaya diğer dönemlere göre çok daha fazla meyillidir..

Hergün hareket edin, vücudunuzu mutlu edin...

Soğuk ortamda kaslar daha çok kasılır ve gevşemekten uzaklaşır. Bu soğuğa karşı vücudun verdiği bir tepkidir. Uzmanlar, vücudun kış dönemlerinde doğal bir savunma mekanizması tepkisi verdiğini ve yağlanmaya başladığını ifade etmektedir.

Fakat bilinçli egzersiz ve spor aktiviteleriyle kış aylarında aşırı kilo alımı kesinlikle önlenebilir. Uzun süreli ancak düşük tempolu egzersizler kışın kilonuzu kontrol etmenizi sağlayacak en önemli yardımcınız olacaktır.

Dans edelim mi?

Kışın bazı spor dallarıyla uğraşmak pek pratik olmayabilir. Dışarıda spor yapmak, yürüyüş yapmak ya da bisiklete binmek gibi sporlarla kışın uğraşmak gerçekten çok zor olabilir.

Bu kış kendinize yeni bir hobi edinerek hem formunuzu koruayabilir, hem de yepyeni bir beceri edinebilirsiniz: Salon dansları yapması çok zevkli bir aktivite türüdür. Emin olun yaptıkça bağımlısı haline geleceksiniz.

Kışın neden daha çok kilo alınır?

Vücut, daima kendi ısısını dengede tutabilmek için harcadığı enerjiyi kontrol altında tutmaya çalışır. Bu doğrultuda kendi ısısını korumak için harcadığı enerjiyi düşürerek, metabolizma hızını yavaşlatır.

İşte bu nedenle besinler enerji yoğunluklarına dikkat edilerek tüketilmelidir. Yüksek kalori alındığı zaman, vücut fazla enerjiyi yakamayıp, bunları vücutta yağ olarak depolayacaktır.

Kış aylarında aşırı yağlı yemeklerden kesinlikle kaçınılması gerekir. Bunun yerine egzersiz ile günlük alınan enerjiyle sarf edilen enerjinin dengelenmesine çalışılmalıdır.

Kendinizi bırakmayın! Yaz yine gelecek :)

Unutmayın yaz eninde sonunda yine gelecek. Bir sonraki bahar yaklaştığında paniğe kapılmamak ve güvenle yaza girebilmek aslında şu anda vücudunuzla nasıl geçindiğinize bağlı... Bu yüzden her kış yaptığınızı bu sefer yapmamaya çalışın: Ölçülü yiyecek tüketin, bol hareket edin ve zararlı yiyeceklerden uzak durun!

Kilo almamak için öneriler

* Yemek saatlerinizi aksatmayın.
* Salatanıza yağ eklemeyin.
* Lifli besinler tüketin.
* Hazır meyve suları yerine meyve tüketin.
* Etli pişen sebze yemeklerine yağ eklemeyin.
* Gün içerisinde 8 saatten fazla uyumayın.

Dengeli beslenme kuralları

Herhangi bir sağlık problemi yaşanmıyorsa, bir hafta içinde aşağıdaki besin öğelerinin vitamin ve mineral ihtiyacının karşılaması için mutlaka tüketilmesi gerektiği bildiriliyor.

Süt ve yoğurt grubu: (2-3 porsiyon)
1 büyük su bardağı süt, 1 büyük su bardağı yoğurt

Et ve yumurta ve kurubaklagil grubu: (3-4 porsiyon) 30 gram kırmızı et, 40 gram beyaz et, 1 kibrit kutusu beyaz peynir ve 1 yumurta

Sebze grubu: (3-5 porsiyon) 4 yemek kaşığı pişmiş sebze yemeği, 1 orta boy havuç

Meyve grubu: (3-5 porsiyon)
1 orta boy elma, 1 orta boy şeftali, 1 ince dilim karpuz

Yağ grubu: (2 porsiyon)
5 adet zeytin, 1 tatlı kaşığı sıvı yağ, 2 adet ceviz

Ekmek ve diğer tahıl grupları: (6-11 porsiyon) 1 ince dilim kepekli ekmek, 1 kepçe çorba, 2 yemek kaşığı pirinç pilavı, 2 yemek kaşığı makarna, 1 orta boy patates ve 2 adet galeta

Leke açıcı kremler tehlike saçıyor!



Londra'da bulunan Hammersmith Hastanesinden Tricia Tan ve Tony Golgstone, 3 yılda yaklaşık 13 kilo alan, 18 ay boyunca hamile kalamayan, kol, sırt, karın ve bacaklarında yırtıklar oluşan, sürekli mantar hastalığından şikayet eden ve kas güçsüzlüğü olan 28 yaşında aşırı kilolu bir kadını tedavi ederken, kadının bu şikayetlerine kara borsadan satın aldığı leke açıcı kremlerin neden olduğunu gördü.

Doktorlar önce kadına böbrek üstü bezlerinden salgılanan glukokortikoid hormonlarının kanda aşırı miktarda bulunmasıyla ortaya çıkan Cushing sendromu tanısı koydu, ancak yapılan kan testleri tanıyı yalanladı.

Daha sonra kadının izinsiz olarak leke açıcı krem satan bir mağazadan bu kremlerden aldığı ve 7 yıl boyunca haftada 2 tüp kullandığı anlaşıldı.

Doktorlar, kaşıntı tedavisinde kullanılan ve fazla kortizon içeren bu kremin doktor tavsiyesi olmadan 2 haftadan fazla kullanılmaması gerektiğini belirtiyor.

Tan ve Golgstone'un raporları, The Lancet dergisinde yer alıyor.